25.2.10

ASKERİ TABELAYI SÖKELİM Mİ?

Dikkat askeri araç çıkabilir, tabelasını sökelim mi artık?

Önceki gece Türk Silahlı Kuvvetleri'nin 15 orgeneral ve amirali bir araya geldiler, Balyoz Harekât Planı'yla etrafındaki gelişmelere ilişkin değerlendirmede bulunduklarını açıkladılar.

Yürüyen soruşturma sürecine dolaylı müdahale görüntüsü taşıyan bu tür gelişmelere tepki vermek kadar dikkat de kesilmek gerekir.

Bu ülke kurulduğundan bu yana askeri vesayet rejimiyle yönetiliyor.

Asker yıllar yılı darbe yaptı, muhtıralar verdi, sert meydan okumalarla siyaseti etkiledi. İşin sadece bu yönü darbe ve muhtıraları takip eden, cunta, sıkıyönetim, olağanüstü hal dönemleriyle birlikte cumhuriyetin 80 yıllık öyküsünün yarısından fazlasını oluşturur. Ama öykü sadece bundan ibaret değil. Asker aynı zamanda olağan dönemlerde de yasal mevzuatta kendisine verilen özerk yer ve etkin rolden hareketle siyasi alanın içinde dolaşmıştır.

Bugün aynı asker itibar kaybediyor, didikleniyor, sorgulanıyor, kışlasına itiliyor.

Bunları üst üste koyunca karargâhın yaşanan gelişmeler karşısında nasıl bir tutum alacağı sorusu önemlidir.Asker muhiplerinin bu tür askeri toplantıları ya da ordudan gelen sinyalleri veri alması, bunları Ergenekon hukuki süreci karşısında eşit, meşru, hatta üstün görmesi bu soruların önemini ortadan kaldırmaz.

Çünkü bu tür sorular her şeyden önce demokratikleşme ve sivilleşme çabalarının dikkate alması gereken önemli bir noktaya, özetle ordunun iç siyasetine işaret eder.

Şüphe yok, soluduğumuz dönem diğerlerine benzemiyor.

Dış rüzgârlar askeri düzenlere karşı esiyor.

Bir yanda Obama yönetimi, öte yanda Avrupa Birliği bölgede yaşanan gelişmelerin rotayı güvenlikten siyasete doğru çevirmiş olması, ekonominin siyasi istikrara aşırı hassaslığı, askeri, darbe fikrinden, sert siyasi reaksiyon girişiminden uzak tutuyor.

İç dinamikler açısından da benzer bir durum var.

Askerin siyasi rolünün meşruiyeti iyice aşınmış durumda, toplumsal harekât alanı son derece sınırlı ve her siyaset alanına yaptığı "sorti" kendisi açısından güç ve prestij kaybıyla sonuçlanıyor.

Askerin iç yapısında da dünden farklı eğilimler olduğunu söylenebilir.

Balyoz Planı'nı basına aktaran, ıslak imzayı ihbar mektuplarıyla gönderen askerler, Hilmi Özkök gibiler, ordunun bir yönüyle bu büyük değişim dalgasından, çağın ruhundan etkilendiğini gösteriyor. Bu konuda ordu içinde yaşanan çatışmalar ve bölünmeler bugün çeşitli belgeler herkesin malumu haline gelmiş durumda.

Tüm bunlara rağmen, "asker hareket edemez, bu işler bitti" tarzı analizleri temkinle karşılamak gerekir.

Mesele askerin darbe yapması değildir, devlet içi kimi kurumları seferber edecek bir kriz politikası izlemesi, istikrarsızlaştırma adımları atması da bir askeri müdahale şeklidir.

Unutmamak gerekir ki ordu karargâhı, şu ana kadar yaşanan değişime ayak uydurmak, onu yönetmeye çalışmak kadar, bu değişimi yavaşlatmak, bu değişime direnmek sinyalleri de vermiştir. Ve hala kimi silahlara sahiptir; yüksek yargı ya da yargı gücüyle işbirliği bunlar arasındadır.

Askeri vesayetin derin olduğu düzenlerde "demilitarizasyon süreçleri" sadece çatışmalı değil, uzun da olur...

Çatışma ve zihniyet bu işin beşiğini oluşturur, yargıda, basında, toplumda yaşanan kutuplaşma bu durumun en açık kanıtı değil midir?

Söylediğimiz şudur:

Ülke olarak doğru istikamette, geri dönüşü olmayan ana yolda ilerliyoruz, ama yol uzun.

Ayrıca önümüzdeki ara yollar, kısa geri dönüşler, engebeler gerçeğini unutmamak gerek...

Bir hatırlatma yapalım...

2002 Kasım'ında AK Parti'nin gösterdiği başarı sonrası, pek çok analizci, yorumcu askerin tepki verme döneminin kapandığını, böyle bir ihtimal dahi olmadığını köşelerinde, televizyon programlarında tekrarlamaktan yorulmuşlardı.

Ne var ki bugün ortaya çıkan kimi gerçekler tersi gelişmeler yaşandığına işaret ediyor. 2002 planı, 2003 planı, 2004 ve 2005 planları hepsi darbe ya da siyasete müdahale planlarıydılar.

Temkinli olmak, siyasi tedbirde de, onu besleyen analizlerde de demokratik ipe ve meşruiyete daha kuvvetli sarılmayı ifade eder.
Ali Bayramoğlu
alibayramoglu@tnn.net25 Şubat 2010 Perşembe
YENİŞAFAK

0 yorum:

Yorum Gönder | Feed



Snap Shots

Get Free Shots from Snap.com
 
^

Powered by BloggerAK Medya Haber Yorum Analiz by UsuárioCompulsivo
original Washed Denim by Darren Delaye
Creative Commons License